dürüst olmak istedim ben hep. hani böyle takır takır söylemek istedim, aslında söylemek istediklerimi ancak kırılırlar, üzülürler diye korktum hep.
yalancıyım demiştim değil mi?
kadın pohpohlamayı çok seviyorum. hatta genel olarak pohpohlamayı çok seviyorum. yan etkileri oluyor tabi. insanın sadece inanmak istediklerine inanması sebebiyle, pohpohlarıma kaptırıyorlar kendilerini. kimisi beni siklemez oluyor sen kimsin ruhunu bürünerek. çok ta fifi tabi. eskiden kafama takıyordum bu durumu ama şimdi.. ammaaaannnn.....
her şeye rağmen bir insanın moralini düzeltebilmek, hafiften kendine güvenin gelmesini sağlayabilmek ve bu gelişimi kendi gözlerimle görmek mükemmel bir şey. bazen canavar yarattığımda oluyor, o kadar fire olacak ama :)
bak mesela topu topu iki paragrafta kendi kendimin götünü kaldırdım. ilk paragraftaki ruh halini sikip attım. ne oldu? şimdi gülüyorum bu yazıyı yazarken. öyle de değişken bir insanım işte.
bu arada;
bir melek kondu mantarın ucuna geçtiğimiz zaman diliminden birinde. hoşgeldin diyeceğim ama hak etmesi lazım önce. şimdilik;
"sabah güneşinin ilk sıcaklığı gibi ruhun
kybiss"